MÜZEDE SAVAŞ VE BARIŞ ÜZERİNE
Milenyumla birlikte müzecilik alanındaki değişimin altını çiziyoruz. Günümüzün müzesi bir tek konuya odaklanmadan koleksiyonundaki nesneler çerçevesinde halka, topluma, insanlığa yöneliyor. Geçmişi analiz ederek daha çarpıcı biçimde geleceğe odaklanıyor adeta gelecek için çalışıyor. Günümüz müzelerinin geleneksel işlevlerini sürdürürken bir araştırma ve eğitim enstitüsü gibi çalışmaya başlamalarının sebebi budur. Pandemi süresince tüm teknolojik şartları zorlayarak ziyaretçiyle buluşması ve yeni normalde etkinliklerine hibrit düzenden devam etmesinin de sebebi budur.
Müze içinde bulunduğu toplumun gündeminden ve sorunlarından uzak, izole kalamayacağı gibi toplumu yönlendiren, kültürel anlamda hızlandıran ve toplum için yaygın ve eşitlikçi öğrenme olanakları sunan bir kurum olma şartlarını da zorlamalıdır. Dünyada bu kadar çok çocuk müzesi, bilim merkezi ve toplum müzesi – kent müzesi açılmasının nedeni de bu çabadır. Toplumsal sorunların odağında ve çözüm süreçlerinde etkin rol oynaması gereken müzenin insanlık tarihi kadar eski bir geçmişe sahip olan savaş ve barış olgularına da odaklanması beklenir.
Savaşın beraberinde getirdiği yıkım, ayrılık, göç, ölüm gibi olgular yıllarca benzerlerinin yaşanmasını engellemek üzere müzelerde çeşitli nesneler aracılığıyla anlatılmış ve savaş karşıtı yaklaşımlarla bienallerde sanat fuarlarında sanat diliyle örneklendirilmiştir. Bununla birlikte savaşlardan elde edilen zaferler çoğu zaman ulusal birlik ve beraberliğin temsil edildiği müzelerde ulus olma bilincini ve ortak belleği vurgulamak amacıyla sergi ve anlatılara dönüşmüştür. Birçok ülke bu örneklerle doludur. 1917’de İngiltere Londra’da “Ulusal Savaş Müzesi” kurulmuş, 1918’den sonra adını İmparatorluk Savaş Müzesi (Imperial War Museum) olarak değiştirmiştir. İngiltere’de benzer müzelerin sayısı hiç de az değildir. Yine Londra’da HMS Belfast, Manchester’da IWM North ve IWM Duxford İngiliz İmparatorluğu’nun deniz aşırı zaferlerini, kolonist dönemin ve günümüz İngiltere’sinin başarılarını farklı anlatı ve yorumlarla sunarlar. Aynı şekilde ABD’de özellikle İkinci Dünya Savaşı’na odaklanan örneklerle doludur, Kansas II. Dünya Savaşı Müzesi, New Orleans II. Dünya Savaşı Müzesi vb. Rusya’da II. Dünya Savaşı’nın yıkımını ve beraberindekileri Moskova ve St. Petersburg’daki Vatanseverlik ve Zafer Müzeleri’nde anlatmaktadır. Türkiye’de de Türk Silahlı Kuvvetleri ev Kültür Turizm Bakanlığı bünyesinde çok sayıda askeri müze, savaş tarihini içeren sit alanı ve müze ev/ karargâh ziyaretçilerle buluşmaktadır. İstanbul Deniz Müzesi, Harbiye Askeri Müze, İstanbul Hava Kuvvetleri Müzesi, Ankara Hava Kuvvetleri Müzesi, Çanakkale Savaşları Canlı ve Sesli Tarih Galerisi, Gelibolu Tarihi Sit Alanı, Ankara Cumhuriyet Müzesi vb. Savaş ve savaş tarihine odaklanan müzelerin büyük bölümü başlangıçta propaganda amacıyla kurulmuş, ziyaretçi merkezli yaklaşımlarla birlikte sergi ve etkinlik çeşitliliği sağlamaya başlamışlardır. Türkiye yakın zamanda savaşa ilişkin ilginç iki içeriği daha müze haline getirmiştir. Ankara’daki Geleneksel Savaş Pusatları Müzesi ilk örnektir. Müze, geleneksel pusatları tanıtmayı ve bu doğrultuda kültürel mirası yaşatmayı amaçlar. Müzede başta okçuluk olmak üzere savaş sanatının inceliklerine ilişkin tarihi, felsefi ve teknik alanda bilgi edinmek mümkündür. 2021 yılında Sivas’ta ziyarete açılan Savaş Atları Müzesi ise, dünyada da bir ilk olma özelliğine sahip. Müzede II. Abdülhamit Han, Fatih Sultan Mehmet ve Atatürk’ün balmumumdan atları sergilenirken, savaş süreçleri ve savunma stratejilerine ilişkin örneklere de yer veriliyor.
Savaşa karşı Barış ve Müze Yaklaşımları
Savaşın müze çerçevesinde anlatımı ve yorumu ulusların savaş meydanlarında kazandıkları zaferle ve savunma sanayindeki gelişmişlik ve strateji örnekleriyle sınırlı kalmamış; savaşın insanları nasıl etkilediğini anlatacak çarpıcı örneklerde de vücut bulmuştur.
II. Dünya Savaşı kısmen yakın tarih olmakla birlikte savaş temalı neredeyse birçok müzede kendine yer bulmuştur. Bu örneklerin çoğunda “barışın gerekliliği” yaşanmış trajedilerle ve yıkımlarla anlatılmaya çalışılmıştır. Atom bombasının yıkımına uğramış bir kentte (Nagazaki ve Hiroşima) bombayı atanlara düşmanlığı göstermek yerine geçmişin acılarını anacak bir müze kurarak barışa odaklanmak bugünlerde aynı duyarlılığa ne kadar çok ihtiyaç duyduğumuzu da göstermektedir. Barışa odaklanan müze kavramının da böyle doğduğu söylenebilir. Barış Müzesi, savaşın yıkımını ve tarihteki barış girişimlerini belgeleyen ve sergileyen müzedir. Bu müzeler sadece barışa ve insan haklarına odaklanmaz; şiddete, suça, ayırımcılığa, yoksulluğa, cahilliğe, köleliğe, terorizme, doğa tahribatına da karşı çıkarlar.
Adı doğrudan barış müzesi olan çok sayıda örnek dikkat çekmektedir: Barış Müzesi (Bradford/İngiltere). Barış Müzesi (Chicago /ABD). Barış Müzesi (Seoul/Güney Kore). Barış Müzesi (Uppsala /İsveç). Saitama Barış Müzesi (Japonya). Tahran Barış Müzesi (İran). Shizuoka Barış Müzesi (Japonya). Vall a’Uxio Barış Müzesi (İspanya). Yi Jun Barış Müzesi (Güney Kore). Savaş ve Barış Üzerine Aktif Kadınlar Müzesi (Tokyo/Japonya). Osaka Uluslararası Barış Merkezi (Japonya). Prairie Barış Parkı (Nebraska/ABD). Dayton Uluslararası Barış Müzesi (Ohio/ABD). Himeji Barış Müzesi (Japonya). Himeyuri Barış Müzesi (Okinawa/Japonya). Guernika Barış Müzesi (İspanya). Viyana Barış Müzesi (Avusturya). Nürnberg Barış Müzesi (Almanya). Fransa’daki Caen Savaş Anısı Müzesi, İsviçre’deki Uluslararası Savaş ve Barış Müzesi, Almanya’daki Savaş Karşıtlığı Müzesi, Belçika’daki İjzerdijk Savaş, Barış ve Flamancanın Bağımsızlığı Müzesi, Almanya’daki Sieverhausen Savaş Karşıtı Ev ve Barış Merkezi, ayrıca Barış Kütüphanesi ve Savaş Karşıtlığı Müzesi, Belçika’daki Antwerp Kenti ve Taşrası Barış Merkezi, Norveç’teki Nobel Barış Merkezi vb. hatta bu müzeler arasında Saraybosna’da kurulan Savaş Çocukluk Müzesi ilginç bir örnektir (Boşnakça: Muzej ratnog djetinjstva). Saraybosna’da 2017 Ocak ayında açılmış tarihi bir müzedir. Müze, Bosna savaşını yaşayan çocukların deneyimlerini nesnelerle, video, fotoğraf ve sözlü öykülerle ziyaretçilerine sunmaktadır.
Hiroşima’daki Barış Anı Müzesi, nükleer bomba gerçekliğini sergilemek, nükleer silahların ortadan kaldırılmasını ve dünya barışını savunarak “Hiroşima’nın ruhunu” kucaklamak üzere kurulmuştur. Müzenin yıllık ziyaretçi sayısı 2 milyonun üstündedir. Müzede çocuklar için okul müfredatıyla bütünleştirilmiş etkinlikler gerçekleştirilmektedir. Nagazaki’deki Atom Bombası Müzesi ise, Nagazaki’nin barış içinde yeniden inşa edilmesini yıkım fotoğraflarıyla simgelemekte; “Atom Bombasına Giden Yol”, “Çin ile Japonya Arasındaki Savaş ve Pasifik Savaşı”, “Nükleer Silahların Olmadığı Bir Dünyaya Doğru” isimli sergi bölümleriyle ziyaretçiyi karşılamaktadır. Bu müzelerde Japon militarizmi yerini dünya barışının inşasına bırakmaktadır. Aynı şekilde Kyoto Dünya Barışı Müzesi de “1945’ten itibaren Savaş ve Barış” başlığını taşımaktadır. Kyoto Müzesi, “Savaş ve Çocuklar”, “Savaş ve Edebiyat” gibi küresel konulardaki etkinliklere sponsor olmaktadır. Yerel yönetime bağlı olan Kawasaki Barış Müzesi’nde de benzer bir yaklaşım sergilenmektedir.
Asya Pasifik’de II. Dünya Savaşı’nın yıkımını ve yıkım sonucu ortaya çıkan insanlık dramlarını yansıtan en önemli örneklerden biri “Köle Kadınlar” (Comfort Women) sergisi hem dijital platformda hem de Kore, Çin ve Filipinler gibi Asya ülkelerinde gezici müze etkinlikleriyle ziyaretçilerle buluşmuştur. Yine Tokyo’daki Savaş ve Barış Üzerine Aktif Kadınlar Müzesi (WAM) de savaşın yıkımının kadın ve çocuklar üzerindeki etkisine odaklanmıştır. 2012’de Kore’de açılan Savaş ve Kadınların İnsan Hakları Müzesi de Koreli kadınların savaş anılarını yaşatmak için kurulmuştur.
II. Dünya Savaşı’nın Yahudi soykırıma neden olan insanlık dramı süreci de Avrupa ve ABD’deki çeşitli Holocaust (Yahudi soykırımı) müzelerinde anlatılmıştır. Barışın savunucusu ve soykırım karşıtı en önemli örnek Nazi Almanya’sı tarafından gerçekleştirilen bu soykırımı yaşandığı topraklarda hatırlatacak Berlin Soykırım Müzesi ve Dachau Toplama Kampı Anıt Alanı gibi Almanya sınırları içinde müzeleştirilen Nazi kamplarıdır. Bunların yanı sıra Fransa, Estonya, İsrail, Yunanistan, Makedonya, İtalya, Japonya, Meksika, Hollanda, Polonya, Rusya, Romanya, Güney Afrika, İsveç, İngiltere ve Avustralya’da çok sayıda soykırım anı müzesi yer almaktadır. Birleşik Arap Emirlikleri’nde de bu müze türünün son örneği açılmıştır; “Medeniyetler Kavşağı Müzesi”. Müze soykırımdan kurtulanların ilk elden tanıklıklarına ilişkin yazılı ve görsel metinler sergilenmektedir.
2022 Şubat ayının son haftasından beri dünya, Avrupa’nın Doğusu’nda yaşanan Ukrayna – Rusya savaşına şahitlik ediyor, hem de Suriye iç savaşının yıkımları hala zihinlerdeyken. Savaşın yıkımı, sadece savaşan ülkeleri değil tüm coğrafyayı ve dünyayı nasıl etkilediği gözlene dursun Ukrayna sadece insanlarını ve doğasını değil, aynı zamanda müzelerini ve meydanlardaki tarihi eserlerini korumak için seferberlik başlatmış durumda. Ukrayna – Rusya Savaşı’nı anlatan yeni müzelerin inşa edilmemesi beklentisiyle savaşın bir an önce sona ermesini diliyoruz.