Ayşe Çakır İlhan ile Eğiticilerin Eğitimi Üzerine Söyleşi
Müzeler en temelde arşiv mekânları olarak hafıza ve pedagojinin sahasında yer alır. Bu mekânlarda kendine yani içerdiği malzemeye göndermeyle bilgi üretilir, çağırılır ve aktarılır. Pedagoji bilginin üretimi ve aktarımıyla devreye girer ancak bu çok geniş bir şemsiye olduğundan müzedeki etiketler, nesnenin sergilenme şekli ve dizimi, mimarisi ve yayınlarına kadar pek
Bir Kuruşun Maliyeti
Osmanlı’da basılan ilk kuruşlar yüksek miktarda saf gümüş kullanılarak elde edilmiştir. III. Ahmet (1703-1730) döneminde tedavüle sokulan kuruşların ağırlığı 25.6 gram iken içinde 16 gram gümüş barındırmaktadır.[1] Bu dönemki Osmanlı kuruşu 120 akçe ya da 40 paraya karşılık gelecek değerde üretilmiştir. Bu paranın değeri şu şekilde izah edilebilir: Bir Osmanlı
HERKESİN TUTTUĞU SENDROM KENDİNE!!!
Sendrom ya da belirgi; “birbirleriyle ilişkisiz gibi görünen, ancak bir araya geldiklerinde tek bir olgu olarak kendilerini gösteren bulguların bütünüdür”¹. Benim anladığım kadarıyla sendrom niyesi nasılı tam olarak bilinmeyen psikolojik rahatsızlıktır. Birçok ilginç sendrom türü vardır ve Stendhal sendromu bunlardan bir tanesidir. Bu belirgi Floransa sendromu, hiperkültüremi ya da sanat
Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak
Tarih anlatısı istisnalar olmakla birlikte Heredot ve Thukididis’ten ilhamla büyük şahsiyetler, savaşlar, zaferler ve yıkımlar üzerine kurulmuştur. Kralların hayatı ya da savaşlar kendi başına değerli ve geleceğe aktarma zahmetine katlanılır görüldüğünden tarih yazımı bu eksende gelişmiştir. Bir köylünün, sıradan bir zanaatkârın ya da kölenin hayatı bir büyük anlatıyla temas etmediği
Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Müzeler
20 Kasım 1989 tarihine kadar çocuk haklarını korumaya ve geliştirmeye yönelik tereddütsüz sahiplenilecek bir sözleşmeden bahsetmek zor. 20. Yüzyılın başından itibaren çocukları korumaya yönelik çalışmalar hız kazanmış, savaşların sivilleri daha fazla etkiler olmasıyla birlikte çocuklar daha fazla dikkate alınır olmuştur. Bunun yanında psikoloji çalışmaları çocukluğun insan gelişiminin farklı ve önemli
16. İstanbul Bienali – Yedinci Kıta
16. İstanbul Bienali, Yedinci Kıta başlığıyla 14 Eylül’de ziyarete açıldı. Bienal başlığını insan müdahalesiyle Pasifik Okyanusu’nda ortaya çıkan atık yığınına göndermeden alır. Bu yeni kıta 3.4 milyon kilometrekare genişliğine sahip ve çoğunlukla plastikten oluşur. İnsanın yeryüzünü etkileyen önemli bir jeolojik güç haline geldiği çağa antroposen denmekte ve bienal bu kavramdan
Göbeklitepe: The Gathering Sergisi
Siegfried Kracauer bir tarihçi değil. Tarih: Sondan Bir Önceki Şeyler kitabında da tarih felsefesi, yöntemi gibi duyarlıkları tatmindense bir tartışma yürütmeyi tercih eder. Tarihi, fotoğrafa benzer bir konum üzerinden değerlendirir. Fotoğraf ona göre saf bir sanat değildir. Tarih de saf bir bilim değildir. Çünkü bir ara bölgeye aittir. Burada kastedilen
Bauhaus 100 Yaşında
Walter Gropius 1919 yılında sanat ve zanaat ile güzel sanatlar akademilerini birleştirip gelecekte kuracakları ekolün anlayışını ilk anda yansıtarak Bauhaus isimli mimarlık ve tasarım okulunu ilan eder. Okulun öncelikle amacı sanat ve tasarımı bir araya getirmektir. Bugün sıklıkla bir arada kullanılan bu iki kavram birbirinden temelde üretilen nesnenin işlevsel olup